Uzmanı uyardı: Türkiye’de 40 yaş üstünde KOAH görülme oranı dünya ortalamasının üstünde – Kadın Sitesi
KOAH’ın görülme sıklığının dünyada 40 yaş üzerinde sıradan yüzde 11.7 iken Türkiye’de ise yüzde 19.1’e meydana çıkan oranlarda bildirildiğine dikkat çeken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Erkan Ceylan, “Günümüzde bütün dünyada 3. vefat nedeni haline gelen KOAH, bütün ölümlerin de yüzde 5.5’inden sorumludur. Türkiye’de solunum sistemi hastalıkları içinde en sık görülen 3. ölüm nedenidir ve bu ölümlerin yüzde 61.5’i KOAH nedeniyledir” uyarısında bulundu.
KOAH’ın Kronik (Müzmin) Obstrüktif (Tıkayıcı) Akciğer Hastalığının baş harflerinden oluşan bir kısaltma olduğunu ifade eden Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi’nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Erkan Ceylan, “KOAH, nefes yollarında mikrobik olmayan iltihaplanmaya yan oluşan ilerleyici bir akciğer hastalığıdır. En kayda değer nedeni sigara bağımlılığıdır. Diğer nedenleri ise mesleki bozulma (maden ve metal işçiliği, ulaşım sektörü, odun ve kağıt imalatı, çimento, tahıl ve dokuma işçiliği gibi), kalıtımsal hastalıklar ve hava kirliliğidir” şeklinde konuştu.
BU 8 BELİRTİYE DİKKAT
Prof. Dr. Ceylan, KOAH hastalığının en önemli belirtilerini şöyle sıraladı:
“nefes darlığı, hırıltı, göğüste sıkışma, öksürük-balgam, sık solunum yolu enfeksiyonları, yorgunluk, halsizlik, ileri dönemde kilo kaybı, etap bileklerinde şişme, Morarma (ağız, göz ve tırnak çevresinde).”
SİNSİCE İLERLİYOR
KOAH’ın kayıtlı bir seviyede kalıcı akciğer hasarı oluşuncaya değin sıklıkla belirti vermediğini gösteren Prof. Dr. Ceylan ama belirtiler gözlendikten sonra, hastalığa niçin olan sigara ve mesleki faktörler bırakılmazsa hastalığın ilerleyerek müzminleştiğini ve hastanın kesintisiz semptomatik hale geleceğini söyledi.
TÜRKİYE’DE 40 YAŞ ÜSTÜNDE GÖRÜLME SIKLIĞI DAHA FAZLA
KOAH’ın yaklaşık 20 sene günde bir paket sigara içme ardından 40 yaş civarında ortaya çıktığının altını çizen Prof. Dr. Ceylan, “KOAH’ın görülme sıklığı dünyada 40 yaş üstü sıradan yüzde 11.7, Türkiye’de ise yüzde 19.1’e çıkan oranlarda bildirilmiştir. Günümüzde Türkiye’de yaklaşık 5 milyon KOAH’lı hasta bulunmaktadır” dedi.
TÜM ÖLÜMLERİN YÜZDE 5’İNE KOAH NIÇIN OLUYOR
KOAH’ın yılda 3 milyon kişinin ölüme neden olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Ceylan, “Günümüzde bütün dünyada 3. vefat nedeni haline gelen KOAH, bütün ölümlerin de yüzde 5.5’inden sorumludur. Türkiye’de solunum sistemi hastalıkları içinde en sık görülen 3. ölüm nedenidir ve bu ölümlerin yüzde 61.5’i KOAH nedeniyledir” ifadelerini kullandı.
KOAHLILARDA 10 YIL İÇİNDE AKCİĞER KANSERİ RİSKİ 5 KAT YÜKSEK
Son yıllarda tütün ve tütün ürünlerinin kullanımındaki çoğaltma, irritan ve kimyasal maddelere maruziyetin daha erken yaşlara inmesi ile yıllık KOAH tanısı konan hasta oranının da hızlı bir şekilde arttığını vurgulayan Prof. Dr. Ceylan, hastalığın kanserle ve diğer hastalıklarla ilişkisi konusunda ise şunları söyledi:
“KOAH’ın akciğer kanseri ile yakın ilişkisini kesinkes bilinmektedir. KOAH hastalarında 10 sene içerisinde akciğer kanseri gelişme riski 5 kat daha yüksektir. Ayrıca KOAH konjestif yürek yetmezliği, pulmoner damar tıkanıklığı, akciğer enfeksiyonları, zatürre, pnömotoraks (akciğer sönmesi) gibi hastalıklara zemin hazırlar veya tetikler.”
KOAH’DAN KORUNMAK İÇİN 8 ALTIN ÖNERİ
Prof. Dr. Ceylan, KOAH’dan korunmanın 8 ana prensibini ise şöyle anlattı:
“Tütün kullanımının önlenmesi ve bırakılması, iç ve dış etraf hava kirliliğinin önlenmesi, mesleki maruziyetin önlenmesi, uyumlu maddesel aktivite (haftanın 5 günü orta yoğunlukta asgari yarım saat), uyumlu doktor kontrolü, dengeli-düzenli besin, grip ve zatürre aşıların düzenli yapılması, bireysel hijyen yanına hastalıklı insanlardan uzaktan durmak.”
TEDAVİ YOLLARI
KOAH tedavisinde başta hastanın şikayetlerini eksilmek, hayat kalitesini arttırmak ve hastalığın ilerlemesini durdurmanın hedeflendiğinin altını çizen Prof. Dr. Ceylan, günümüzde KOAH’ı bütün iyileştirebilecek bir çare bulunamadığını ama aşağıdaki önerilerle hastalığın önemli derecede denetleme altına alınabildiğini söyledi:
“Solunan ortam havasının temiz tutulması, sigara içiminin bırakılması, günlük ahenkli somut aktivite, grip ve zatürre aşıların ahenkli yapılması, hastaya verilen ilaçların düzenli ve dürüst kullanılması. Nefes açıcı veya bronş ve akciğerdeki steril cerahat için verilen antiinflamatuvar ilaçlar, balgam söktürücüler, grip zatürre aşıları, çalışma, solunum rehabilitasyonu, oksijen tedavisi, alfa 1 antitiripsin (bir takım seçilmiş hastalarda), girişimsel-cerrahi tedavi (termal buhar ablasyon yöntemi, büllektomi, akciğer volüm azaltıcı cerrahi, akciğer nakli), acele durumlarda hastanede uygulanan tedaviler.”
KOAHLILAR SIK ARALIKLARLA VE SULU GIDALARLA BESLENMELİ
Tedavide bir takım yardımcı tedbirlerin de işe yarayabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Ceylan,
“Sık aralıklarla ve her öğünde az miktarda yeme alışkanlığı kazanılmalıdır. Yiyecekler daha fazla sulu gıdalardan oluşmalıdır. Hazımsızlığa ve gaz şikayetlerine niçin olabilecek yiyeceklerden kaçınılmalıdır. Bol istikrarsız tüketilmelidir. Fazla kilodan kaçınılmalıdır. Nefes darlığının şiddetlendiği zamanlarda dudakları büzerek nefes yavaş yavaş dışında üflenmelidir. Ahenkli yürüyüş ve solunum egzersizleri yapılmalıdır. Ağır egzersizlerden kaçınılmalıdır. Soğuk ve hava kirliliğinin artı olduğu saatlerde dışarıya çıkılmamalıdır” biçiminde konuştu.
KOAH tedavisinde yeni gelişmelerin de olduğunu sözlerine ekleyen Prof. Dr. Ceylan, günümüzde kullanılan çare yöntemlerine ilave olarak İnterlökin 5 (İL-5) tedavisi, kök hücre tedavisi çalışmalarının devam ettiğini açıklama etti.
sizlere sondakikaagrihaberleri.name.tr farkıyla sunulmuştur